Sağlık ve Hukukun Kesiştiği Yer
‘Hak, kişinin hukuken korunan ve sahibine bu korumadan yararlanma yetkisi veren bir menfaattir' der hukuk sistemi ve kişilere bu bağlamda bir takım haklar sunar. Hayatın her yerinde kullanılan bu hakların bizim için hukuki anlamını taşıyan noktaları vardır.
Sağlık sistemi içerisinde kullanılan en önemli hak yaşama hakkıdır ve anayasa şöyle detaylandırır: Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Bu madde sağlık hizmetinin sunumunda bize bir perspektif sağlar. Bu yüzden bu hakların dallandığı yerler görürüz. Çalışan hakları ve hasta hakları gibi.
Son yayınlanan Resmi Gazete’ye ithafen hukuki anlamda da değinilmesi gereken nokta, hasta haklarının mahremiyet maddesidir. Hastalara her anlamda verilmesi gereken tedavi ve bakım boyutunda onun bütüncül koruyuculuğu söz konusudur. Ancak günümüz teknolojik gelişmeler hayatın içine girdiği gibi sağlık alanına da dâhil olmuş ve kişilerin haklarını bu bağlamda koruyuculuğunu göz ardı eden bir nokta haline gelmiştir.
Estetik anlamda sunulan tedavinin belli mecralarda yayınlanması, reklam olarak kullanılması bu hak ihlaline girmekle birlikte, sağlığın hukukla birleştiği bu konuda da suç teşkil eder. Bizler sağlık okuryazarlığını konuşmayı değil, artık sağlık hukukunu konuştuğumuz bu dönemde yapılan ya da yapılacak yer adımın bizlere nasıl bir dönüş sağlayacağını bilmekle yükümlüyüz.
Çünkü sağlığın içindeki çark sayısı arttı ve doktorun, hemşirenin, psikologların, diyetisyenlerin, ebenin, teknikerlerin, tıbbi sekreterlerin ve dahasının arasına artık biz Sağlık Hukuku Uzmanları dâhil olduk.
Bu bağlamda bizler buradayız. Siz neredesiniz?
Hem. Mihdiye Işıkoğlu
Medikal Malpraktis Derneği Yönetim Kurulu Üyesi